NİCK MERDENYAN Sanatçı Bilgisi İçin Tıklayınız

Nick Merdenyan

1968 yılında antikacı çıraklığına başladığında, henüz 10 yaşında olan Nick Merdenyan, sabahları dükkanı açar, öğleden sonra okula gidermiş. Lületaşından yapılmış objeler satan esnafa, 17 yaşında ortak olmuş. 1991 yılında lületaşı işini sürdürüken, üç metrekarelik dükkanda kendi işini kurmuş.

Oğlunun vaftiz töreninde gelen difenbahyanın bir yaprağını kurutarak başlayan “Hoşgörü Yaprakları” yolculuğu, birbirini takip eden tesadüflerle doğmuş. Evrendeki tüm canlı varlıklara saygı duyduğunu belirten Merdenyan, kendi elleriyle kestiği difenbahya yapraklarının her birinden tek tek özür diliyor.

Kanuni’nin tuğrasını işlediği ilk yaprağın ardından; Musevi, Hristiyan ve İslam motiflerinin işlendiği ikinci eser doğuyor. Bu eserler, kültürlerin renk uyumu da dikkate alınarak tasarlanıyor. Kaligrafi ve tezhip anlamında uzman 3 akademisyenin ortak çalışmalarıyla ortaya çıkan eserlerde kullanılan boyalar, Mimar Sinan Üniversitesi’nin hocalerı tarafından geliştirilmiştir. Süslemelerde kullanılan altın varaklar, Avrupa’dan getiriliyor ve kedi kılından yapılmış fırçalarla çalışılıyor.

Merdenyan, tepeden tırnağayaşanmışlık kokan Bedesten’deki dükkanını, yaprakları gibi “Buluşma Noktası” olarak tanımlıyor. Yaprakların ve üç semavi dinle ilgili motiflerin bir arada uygulandığı eserlerin bu denli talep görmesini, “Aynı noktada buluşmak, insanlığın ortak özlemi” olarak yorumluyor.

Nick Merdenyan, hayatlarına çok farklı bir boyut kattığı yaprakların yalnızlıklarına son veriyor. Yuvalarında uyuyan yaprakları, saf sevgi ve şefkat fısıldayarak uyandırıyor.